31.05.2018

Kendini Sevmenin 12 Yolu

Kendine sevme konusunda yaşamında pozitif bir değişim yaratmak ve kendini nasıl seveceğinin yollarını öğrenmek istiyorsan eğer, Sevgili Louise Hay’in öğretisinden “Kendini Sevmenin 12 Yolu” sana bu konuda rehber olabilir. Her gün önerilen 1 yola odaklanarak bu yolculuğun fark ettirdiklerini çok daha kalıcı hale getirebilir ve içselleştirebilirsin.

#1 Hem kendini hem de başkalarını ELEŞTİRMEYİ BIRAK.

Eleştirmek bugüne kadar bir işe yaradı mı?

Derin bir nefes al ve elini kalbine koyarak hisset, şu anda eleştirmeyi tamamıyla bırakırsan yaşamında neler fark edersin?

Gün içinde zihninin bu eski paterne döndüğünü fark ettiğin anda dur ve şu olumlamayla kendini destekle: “Tam da şu anda kendimi olduğum halimle seviyorum ve kabul ediyorum.”

Dilinde ve zihninde ne varsa yaşamında da o vardır. Gözlemle kendini bugün ve sonrasında. 

Eleştirdiğini fark ettiğin an bir bebeğe gösterdiğin nezaketi/özeni göster kendine. Yeni bir yaklaşımın oluşması minimum 21 gün pratik ister.  Şu anda başladığın bu pratikle 21 gün sonunda hangi dönüşümleri deneyimleyeceksin çok merak ediyorum.  

 

#2 AFFETMEK

Geçmişe baktığımızda hepimizin suçluluk, utanç, pişmanlık duygularını ortaya çıkaran deneyimler, kendimizi sert değerlendirdiğimiz zamanlar olmuştur.

Affetmekte en zorlandığımız kişi kimdir? diye sorsam….

Cevap sonunda kendimize gelir. Her neyse affedemediğimiz, aslında o günkü anlayışımızla bildiğimizin en iyisini yapmışızdır. Bugünkü anlayışımızla çok daha farklı seçimler yapabiliriz.

Affetmek, bize yapılanları/olanları onaylamak değil, geçmişten gelen, ilerlememizi engelleyen duygulardan özgürleşmektir. Geçmişimizi anlamlandırdığımızda sağlam bir şekilde arkamıza alırız ve o zaman geleceğe sağlıklı adımlarla yürürüz. İlk adım olanı kabul etmekten geçer.

“Nasıl affedilir?” sorusunun cevabını bilmenize gerek yok. Sadece tam da şu anda affetmeye niyetli olmaktır yolu açan.

Derin bir nefes al, elini kalbine koy ve kendine şunu söyle: “Bildiğimin en iyisini yaptım. Kendimi affetmeye niyet ediyorum.” Nasıl hissediyorsun fark et.

Acaba kimleri ve neleri affetmeye ihtiyacın var? Bir liste yapar mısın bugün. Belki bir meditasyon sırasında ya da kendine ayırdığın bir zamanda affetme çalışması yapabilirsin.

Affetmek, sevginin kapılarını ardına kadar açan sihirli anahtardır.

 

 #3 KENDİNİ KORKUTMAYI BIRAK

Korku duygusuyla arandaki ilişkiyi gözlemle bugün. 

Hayal kurma becerimizle zihnimizde herşeyi canlandırabiliyoruz. 

Öte yandan bizi zorlayan tuzak bir tarafı da var ki, korku dolu düşünceleri de bir anda hayal etmeye başlayabiliriz. Bunun verdiği acıdan kaçınmak için de korkudan korkarak kaçarız. 

Korkudan kaçmak bir çözüm değil, aksine kaçtıkça, kontrol etmeye çalıştıkça daha da güçlenmiş bir şekilde ziyaretine gelir. Çünkü korku duygusunun aynı zamanda hayatta kalmanı sağlayan bir fonksiyonu vardır. Fakat sistemin sadece bu şekilde hayatta kalmaya odaklandığında, sen hayatın sana özel anlamından zamanla uzaklaşırsın 

Korku duygusu da diğer duygular gibi çok insani bir reaksiyon. Her duygu gibi görülmek ister. Altında sana işaret ettiği ihtiyacını görmeni ister.

Korkuyu hissetmene izin verirsen, bir zaman sonra sakinleşir seni yönetmeyi bırakır. 

Bir an için korkan tarafına sor: Sen olmasaydın ne olurdu? 

Korku duygusunu gördükten sonra bir başka “hayatta kalma” sistemi olan “bağ kuran” şefkatli tarafınla bağlantıya geçtiğinde bu duyguyla ilişkin farklılaşır. Sana seçim hakkın olduğunu hatırlatır. Ona kalbinde yer açtığında tüm duygularınla BİRlikte, kendi bütünlüğünü fark edersin, yaşamdaki odağın genişler. 

Bir de sıcaklığıyla seni sarmalayan şefkatli tarafına sor: “Korkudan kaçmak yerine alternatif ne olurdu?” Alışık olmadığın bir alternatif duyabilirsin, zorlanabilirsin ama denemeye değer. 

Varsayalım bundan bir zaman sonra, kalbini her türlü duyguna açmışsın ve onları bütünlüğün olarak görmeye başlamışsın. Acaba yaşamında hangi dönüşümleri deneyimlerdin? Hayal et.

Bugün şefkatli tarafınla kurduğun bağ sevgiyle ve muhabbetle güçlensin.

Şu olumlama sana destek verebilir: “Şefkatli tarafımla kurduğum güçlü bağın desteğiyle kendime sevgi dolu bir yaşam yaratıyorum.” 

 

#4 AYNA ÇALIŞMASI

Ayna çalışmasının mucizesini deneyimlemeye hazır mısın?

 Ayna çalışmasını yapmak kendine verebileceğin çok değerli bir hediye. 

Kendini rahat hissedeceğin bir aynanın karşısına geç ve gözlerinin içine bak. Derin bir nefes al, nefesini takip et. Neler hissediyorsun fark et? Bedenindeki ve zihnindeki reaksiyonları, içsesini fark et. 

Ayna kendimize dair algımızı bize geri yansıtır. Aynada kendine bu şekilde bakmakta zorlanabilirsin. Ayna çalışması bir süreçtir. Sonuca odaklanmadan sadece geçtiğin bu süreçte fark ettiklerini takip et. Kendini nezaketle desteklediğinde ve bunu eğlenerek yaptığında yaşamı farklı bir şekilde deneyimlemeye başlarsın. Bu çalışmayı her gün sadece 5 dakikanı ayırarak düzenli olarak sürdürdükçe artık bir OYUNa dönüşür. Kendi kendine daha iyi bakmayı çok daha derin şekilde deneyimlersin. 

"Gözler ruhun aynasıdır” denir. Her gün sadece aynaya bu şekilde bakarak süreç boyunca hissettiğin rahatlık ve rahatsızlıklarınla BİRlikte KENDİne daha fazla yaklaşabilirsin. Seçim senin.

Şimdi yeniden aynanın karşısına geç ve gözlerinin içine bakmaya devam ederken şunu söyle: “…….(ismin) seni seviyorum, seni gerçekten seviyorum.” Hisset neler oluyor? Bunu söylemek zorluyorsa eğer şunu söyle: "Seni sevmeye niyet ediyorum. Seni daha yakından tanımaya istekliyim.”

Bu çalışmayı önümüzdeki 21 gün boyunca yaparak, yaşamının farklı alanlarında yeni tohumlar atabilirsin. Sonra da keyifle o tohumların nasıl büyüdüğüne şahit olabilirsin. 

Ayna çalışmanın detaylarını öğrenerek 21 gün boyunca her gün ayrı bir temayla çalışmak istersen,Louise Hay’in “21 günde Güç İçinizde” kitabını tavsiye ederim.

KENDİnle yeniden tanışacağın sevgiyle ve muhabbetle dolu bir süreç olsun.

Şu olumlama sana destek verebilir: "Kendimle yeniden tanışmaya hazırım."

 

#5 KENDİNE KARŞI NAZİK, ANLAYIŞLI VE HOŞGÖRÜLÜ OL

Yeni yaklaşımlar öğrendiğin bu süreçte kendine karşı nazik, anlayışlı ve hoşgörülü olursan çok daha destekleyici bir alan içinde eğlenerek öğrenebilirsin. 

İlk bisiklet kullanmayı öğrendiğin zamanı hatırla. Düştüğün halde tekrar tekrar kalktığın zamanlar olmuştur. 

Bu süreçte de beklediğin gibi gitmeyen şeyler olabilir ya da kendine göre bazı seçimlerini “hata” olarak değerlendirebilirsin. Böyle zamanlarda aynanın karşısına geç derin bir nefes al ve gözlerinin içine bakarak kendinle nezaketli bir tutum içinde konuşabilirsin: “Bugün böyle oldu. Denediğim için kendime teşekkür ederim. Yarın yeni bir gün. Yepyeni seçimler yapabilirim. Seni seviyorum. Yarın yeni deneyimlerle karşındayım tatlım.” 

Merak ediyorum. yaşadığın her deneyimi bir öğrenme fırsatı olarak görmek sende nasıl bir etki yaratırdı?

İnsan olarak doğduk ancak yolculuğumuzda İNSAN OLmayı öğreniyoruz. Kendine karşı ne kadar anlayışlı bir tutum içinde olursan seni besleyen içsel kaynaklarına ulaşman o denli kolay ve keyifli olur. 

Bugünkü olumlaman: “Yeni şeyler öğrenmeye açık olduğum için kendime teşekkür ederim.”

 

#6 ZİHNİNE NEZAKETLE YAKLAŞ

Kimi zaman zihnimizde kendimize ve yaşama dair nefret ya da acı dolu düşüncelerle başbaşa kalabiliriz.

Sen de kendini zaman zaman bu tarz düşüncelerin içinde bulmuşsundur. Peki, bu tarz düşünceler ne kadar destekleyici oldu? Nefret dolu düşünceler yıkıcı bir fırtına gibi çok güçlüdür. Bu tarz düşünceler geldiğinde bedeninde nefesinde neler hissediyorsun hiç fark ettin mi?

İnsan olarak fark etme ve seçme gücümüz var. Kendine ve düşüncelerine karşı hassasiyet göstererek, onları değiştirebilme seçimini fark etmeyi denemek kulağa nasıl geliyor? Kendini negatif düşüncelerin içinde bulduğun an derin bir nefes al ve kendine şunu hatırlat: “Kendimi sevmeye istekliyim. Eğer istersem beni besleyen düşünceleri seçebilirim.”  Dediğinde bilincine ve bilinçdışına istekli olduğun mesajını gönderirsin. 

Dilersen aynanın karşısında gözlerinin içine bakarak bu cümleleri söyleyebilirsin:

“Kendimi sevmeye istekliyim.

Beni besleyen düşünceleri seçmeye istekliyim. 

Kendimi, olduğum her halimi onaylıyorum.” 

Kendi zihninin gücü senin elinde. 

Acaba bugün zihnine nezaketli yaklaşmak adına sen neler yapmaya isteklisin?

Yolculuğunun bu durağında nelere ihtiyacın var?

Kendini sevme yolculuğunda zihninle nezaketle bütünleştiğin bir gün olsun.

 

#7 VAROLUŞUNUN KAPSADIĞI HERŞEYi TAKDİR ET

Çoğumuz büyürken kendimize dair övgülerde bulunmak ya da yapabildiklerimizi göstermek konusunda eleştirildik. Kendini takdir etmenin, övmenin şımarıklık olduğu inancıyla büyütüldük. “Kendini sevmek” ve “bencillik” çok farklı 2 kavram aslında.

Oysaki OL’duğun hallerin, yapabildiklerin senin varoluşuna ait eşsiz güzellikler.  Kendine göre başardıklarını, aştıklarını takdir etmek kendini sevebildiğini gösteren işaretler.  

Bugün, gün boyunca kendini takdir ettiğin, övdüğün, kendine teşekkür ettiğin hangi alanlar olduğuna dair odaklanmaya ne dersin?

Kendine teşekkür edebileceğin herşeyin listesini çıkar lütfen. 

Aynı şekilde diğer insanlarda da takdir edebileceğin neler olduğuna odaklanmak hem kendini hem de onları güçlendirebilecek bir yol. 

Yaşamda neye odaklanırsak o büyür. 

Merak ediyorum, kendimizde ve diğer insanlardaki sevgiye dair olan herşeyi ortaya çıkarmanın dünyada yaratabileceği etkiyi hayal etsen, neler fark edersin? 

Varlığın için teşekkürler.

 

#8 KENDİNE DESTEK OL

Kendini destekleyecek yollar bulmak ve ihtiyacın olduğunda destek isteyebilmek oldukça önemli. 

Bir yakının senden yardım istediğinde, ne yaparsın? diye sorsam....

Büyük ihtimal yakınının ihtiyacı her ne ise yardım etmeye istekli olurdun. 

Peki ihtiyacın olduğunda yardım almak konusunda ne kadar isteklisin? diye sorsam....

Büyük çoğunluktan “çok az” cevabı gelir. Peki ya sen?

Birinden yardım istemek birçoğumuzu zorlayan bir konu. Genelde altından “kendi kendine yetme isteği”, “kimseye muhtaç olmamak”  gibi kültürel kodlar/inanışlar çıkar. 

Sen birine destek olurken hissettiğin duyguları hatırla. Aynı şey yardım isteyeceğin kişi için de geçerli. 

Kendini destekleyerek yaşamını dolu dolu yaşamanı sağlayacak en önemli konulardan biri de gerektiği yerde “hayır” diyebilmek ve gerektiği yerde yaşama “evet” diyebilmek. 

Bugün kendine sor: “Yaşamda hangi konularda ve kimlere “hayır” demekte zorlanıyorum?” 

“Yaşama “evet” demekte zorlandığım alanlar neler?” 

Bunları fark et ki yaşam yolun aydınlansın. 

Yardım istemek seni zorluyorsa, altında yatan hangi inanç kalıpların/kodların olabilir? Fark et. 

Bunların yerine seni destekleyecek hangi pozitif düşünce/davranış kalıpları yerleştirmek isterdin?

Destek vermek-almak dengesini kurma yönünde kararlı bir adım attığın harika bir gün olsun.

  

#9 NEGATİFLERİNİ DE SEV

“Pozitif" olarak tanımladığımız yönlerimizi sevmek çok daha eğlenceli ve kolay gelir değil mi? 

Negatif düşünce ya da davranış paternleri, alışkanlıkları sevmek insanı zorlar. Kendi bütünlüğünde onları da sevmek çok çok önemli. Çünkü bu paternlerin hepsi, -belki de henüz fark edemediğin- bir ihtiyacını karşılamak için yarattığın görünürdeki sonuçlar. Çoğunlukla da altından, en temel olan “güvende hissetme” ihtiyacı çıkar. 

Bugün seni,  "hazine bulma oyunu"na davet ediyorum. 

Oyunun çerçevesi şöyle:

Önce bir tutam merak, bir tutam cesaret, bir tutam neşeyi yanına alman.

Sonra hayali el fenerini alıp en derinlerde, kuytu köşelerde kalmış parçalarına bir yolculuk yaparak bugüne kadar benimsemekte direndiğin, sevemediğin parçalarını tek tek bulmaya çalışman. 

Bulduğun her bir parçayı sevmeye istekli olman.

Eğer bu parçalarınla arandaki ilişkiyi değiştirmeye karar verirsen, yardım almaya kalbini açman. 

Değişime gerçekten karar verdiğin an, çok güçlü bir istek duyarsın.  O güçlü istek, ihtiyacın olan yardım kaynağı ile aranda bir KÖPRÜ gibidir.  Bir anda ihtiyacına karşılık olacak bir insan, bir kitap ya da farklı bir çalışma ile karşılaşabilirsin. 

Tüm parçalarını kabul edip bütünlüğünü sevmeye başladığında yaşamında seni destekleyecek pek çok değişim başlar. Zorlandığın anda lütfen hatırla: Bir mola verebilirsin, ihtiyacını dinleyebilirsin, dinlenebilirsin, gerektiğinde destek isteyebilirsin. 

Varsayalım 

tam ve bütün halini, yaşamının her anında deneyimlediğin bir noktadasın.  

O zamanki sen, 

bugünkü sana 

hangi tavsiyelerde bulunur? 

Tam ve bütün olma halini yaşamının tüm alanlarında deneyimlemen dileğiyle...

 

#10 BEDENİNE İYİ BAK

Bedenimiz bizim mabedimizdir. Sonsuz bir hazine saklar içinde. 

Bir duyguyu hissettiğini nasıl anlarsın? Duyguyu fark ettiğinde, genelde bedeninde bir değişimi fark edersin. Bedenimiz duygularımızı kodladığımız yer.

Henüz çözümlenmemiş fiziksel ve duygusal travmalarımıza ev sahipliği yapan bir yer. Ta ki travma bilince ulaşana dek. 

Hastalıkların da bedene inmeden önce bir yolculuğu var. Her hastalığın içinde zihinsel ya da duygusal bir hikaye gizli. Bu hikayenin lzlerini takip ettiğin zaman fark ettiklerin, farkındalığa ve oradan seni iyileşmeye götürüyor. Sağlıklı olmak beden-zihin-ruh bütünlüğünü sağladığında gerçekleşiyor. Daha fazla bilgi almak istersen eğer sana 2 kitap önerebilirim.

Sağlıklı Yaşam İçin Kendini Sev – Louise Hay

Yeni İnsan, Bütünden Gelen Sağlık – Zerrin Başer, Zerrin Işık Tüfekçi, Gül Yılmaz Çınar 

Kendi bedenine uygun bir beslenme şeklini yaşam biçimi haline getirmenin yanında zihinsel ve duygusal olarak kendini nasıl beslediğin de çok önemli. Yaşam enerjinin akışını sağlamak için bedenini farkındalıkla hareket ettirmenin değeri de çok ayrı. 

Zihinsel-duygusal-bedensel beslenmeni sağlayacak bugün ne yaptın? 

Bedenini hareket ettirmeyi nasıl daha eğlenceli hale getirebilirsin?

Bedenini kritik etmeyi bıraktığında deneyimleyeceğin en güzel şey ne olurdu?

Bedeninle ilişkin sevgi dolu ve muhabbetle güçlensin. 

 

#11 EĞLEN

Çocukken nasıl eğlenirdin? Okul dışı zamanlarını hatırla, -normal şartlar altında-  tüm zamanın oyunla geçerdi muhtemelen. Gün plansız ama sadece oyunla geçerdi. İkincil bir hedef olmadan, eğlenmek, içinde bulunduğun anın en doğal parçasıydı. 

Oyunun içine daldığın anlarında yaratıcılığın nasıl ortaya çıkardı hatırla. 

Oyunu oynarken kendini nasıl AN’a bıraktığını...nasıl güvende hissettiğini. 

Kendimizi güvende hissettiğimizde ve keyfi de içine kattığımızda yaratıcı kapasitemizle BİR oluruz. 

Acaba şu an adına “yaşam” denen bu oyunda aynı keyfini ne kadar deneyimliyorsun? 

Eğlenme hedefi koymadan doğallığıyla keyif aldığın neler var?

Kimlerle bir aradayken aynı güvende olma hissini yaşayıp, keyifle zaman geçiriyorsun?

Bunu yaşamında çoğaltmak için farklı neler yapabilirsin? 

Çocukken oyun oynarken çok eğlendiğin bir anı şu an gözünün önüne getir lütfen. O anı bu kadar eğlenceli kılan neydi acaba? Cevabın ve çocuk halin sana tam da ihtiyacını karşılayacak bir hediye vermek istiyorlar. Hediyeyi kabul et ve sonra da bırak kendini, rehberin olsunlar bugün. Merak ediyorum, hediye paketini açtığında nelerle karşılaşacaksın?

İçindeki çoçukla birlikte sevgiyle ve muhabbetle coştuğunuz eğlenceyle dopdolu bir gün olsun. 

 

#12 KENDİNİ ŞİMDİ SEV

Kendini şu an itibariyle sevmeye karar vermen için tam olarak neye ihtiyacın var?

Kendini sevmek için hedeflediklerini gerçekleştirmeyi, fazla gördüğün kilolarını vermeyi, tatile çıkacağın günü, daha rahat hissedeceğin anı beklemeyi seçersen eğer o AN, yolu gözlenen özlemi çok yoğun hissedilen ama hiç gelmeyen bir an’a dönüşebilir. 

Bir kere karar verdiğin an, yaşamın seni destekleyeceğine güven. Çünkü SEN ve YAŞAMın BİRsiniz. Yaşamda aradığın sevgiyle buluşabilmenin tek yolu var:  Kendini sevmek. 

12 günlük KENDİNİ SEVME yolculuğumuzun bugün sonuna geldik. Bana eşlik ettiğin ve varlığın için yürekten teşekkür ederim. 

Yoluna bugün ve sonrasında odaklanabileceğin bazı sorular bırakıyorum. Bu yolculuğun  sevgi ve muhabbetle güzelleşsin, renklensin. SEVGİyle hizalandığın bir yaşamın olmasını dilerim. 

Tüm koşullandırmalardan, ünvanlardan, farklı kimliklerinden bağımsız bir şekilde kendini bütünüyle seven sen KİMsin?

KİM olduğunu bilen tarafına sorsan: Hayatımı sen yönetiyor olsaydın, hayatım nasıl olurdu? 

Bu dünyada varoluş nedeninin bir büyük resmini yapmanı isteseydim, bu nasıl bir resim olurdu, merak ediyorum.

Yaşamının bütününü düşündüğünde her bir parçası büyük resminle ne kadar uyumlu?

Bu uyumu sağlamak ve sürdürebilmek için tam olarak nelere ihtiyacın var? Neleri bırakacaksın? Neleri yaşamına alacaksın?

KİM olduğun gerçeğini yaşamının tümünde yaşıyor olsaydın senin dünyan nasıl bir yer olurdu? Kendini neler yaparken görüyorsun? 

Tüm bu fark ettiklerini bugünden geleceğe yansıtıyor olsaydın, yaşamında neler farklı olurdu?

Oluşturduğun bu resme doğru atacağın küçücük bir adım ne olurdu?

Kararlılıkla seni yolda tutacak olan şey nedir?

 
Kendini olduğun gibi kabul etmenin ve tam da olduğun halinle sevmenin yollarını öğrenmek istersen Louise Hay ile birlikte çalışmış olan Dr. Patricia Crane'in hazırladığı "12 Ways to Love Yourself" video serilerini izleyebilirsin.  

Bu yolculukta edindiklerini derinleştirmek istersen, Louise Hay’in kitaplarını okumak, bu konuya dair çalışmalar yapmak, Hayatınızı İyileştirin Atölyesine katılmak seni destekleyebilir. Detaylı bilgi için hulya@morpheusgelisim.com adresinden bana ulaşabilirsin. 

Hülya Ayav